Gazze, son zamanlarda peş peşe gelen çatışmalar ve ambargolarla birlikte sağlık sistemi açısından büyük bir çöküş yaşıyor. Bu zorlu koşullar altında, hastanelerde yaşanan dramlar, birer birer dünya gündemine gelmekte. Gazzeli doktorlar, artık sorunlarını dile getirmekten çekinmiyor; "Artık çaresiz kaldık. Birden fazla bebek aynı kuvözde büyümek zorunda kalıyor," ifadesiyle yaşanan durumu gözler önüne seriyor.
Son aylarda Gazze'de sağlık sistemine olan baskılar, gıda yetersizliği, malzeme eksikliği ve yaralıların sayısındaki patlama ile birleşerek katlanarak artmış durumda. Uluslararası yardım kuruluşlarının bile bu durum karşısında etkili olamaması, doktorların işini zorlaştırıyor. Hastanelerde uygun sağlık ekipmanlarının ve ilaçların bulunmaması, tıbbi hizmetlerin kalitesini ciddi oranda düşürüyor. Bu, hem ebeveynler hem de bebekler için ölümcül sonuçlara yol açabiliyor.
Doktorlar, özellikle yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin yetersiz kaldığını ve bu birimlerde tedavi gören bebeklerin sayısının arttığını belirtmekte. "Bizim için en büyük tehlike, hijyen koşullarının sağlanamaması. Sayısız bebek, tek bir kuvözde tedavi edilmeye çalışılıyor," diyor Dr. Ahmet El-Hosseini. Dr. El-Hosseini, hastanelerdeki yoğunluğu ve malzeme eksikliğini, bebeklerin yaşam süresini tehdit eden bir faktör olarak tanımlıyor.
Gazzeli sağlık çalışanları, durumu dünya kamuoyuna aktarmak için çaba gösteriyor. Ancak, gazetelere yansıyan haberler, birçok insanın gözünü kamaştırmak yerine göz ardı edildiği bir ibreye dönüşüyor. Doktorların yaşadığı bu çaresizlik karşısında, sosyal medya platformları ve diğer iletişim araçları bir nebze de olsa dikkat çekmekte. "Bizler burada sadece birer doktor değiliz, hayatta kalmak için mücadele eden insanların temsilcileriyiz. Uluslararası toplumdan destek bekliyoruz," diyen Dr. El-Hosseini, yeni doğan bebeklerin ve diğer hasta çocukların yaşam haklarının ihlal edilmemesi gerektiğini vurguluyor.
Yardım kuruluşları ve devletler, Gazze'deki sağlık sistemine acil yollarla destek sağlamazlarsa, doktorların ve hastaların durumu giderek kötüleşecek. Hükümetin ve sağlık otoritelerinin öncelikle önlem alması gerekmekte. Çocukların zarar görmeden hayatta kalabilmesi için tek bir kuvözde birçok canlının bir arada yaşamasını önlemek, öncelikli görev olmalı.
Doktorlar, modern tıbbın sunduğu imkânlardan faydalanabilmek ve hayat kurtarmak için mücadele ederken, halkın acil yardım çağrısını duyurmak insani bir vazife. Gazze'deki sağlık krizi, sadece oradaki insanların değil, tüm dünyanın meselesi haline gelmeli. Çünkü sağlıklı bir toplum, insanların geleceği ve insanlığın onuru için vazgeçilmezdir.
Sonuç olarak, Gazze'deki doktorların yaşadığı bu zor şartlar, uluslararası toplumun dikkatini çekmek için bir çağrı niteliği taşıyor. Bir yudum sağlık, hayatta kalmak için gerekli olan en temel ihtiyacımız. Gazze'deki durumun dikkatle izlenmesi, bu çağrının karşılık bulması için hayati önem taşıyor.