Uluslararası Para Fonu (IMF), 2023 yılına dair ekonomik tahminlerini değerlendirerek küresel kamu borcunun artışını gözler önüne serdi. Ekonomik belirsizliklerin ve dünya genelindeki enerji krizinin etkisiyle hükümetlerin borç yüklerinin artabileceğini vurgulayan IMF, bu durumun küresel ekonomik dengeleri tehdit edebileceğine dikkat çekti. Yapılan açıklamada, kamu borcunun toplamda rekor seviyelere ulaşmasının, özellikle gelişmekte olan ülkelerin mali durumunu zorlayabileceği belirtildi.
IMF’nin son raporunda yer alan verilere göre, küresel kamu borcunun GSYH’ye oranı, pandeminin etkileri ve sonrasında yaşanan ekonomik süreçler neticesinde 2023 yılında %95 civarına çıkacağı tahmin ediliyor. Bu oran, birçok ülkenin tarihsel borç seviyelerinin üzerine çıkmasına neden olabileceği gibi, borçlanma maliyetlerinin de artmasına yol açabilir. Rapor, özellikle gelişmiş ekonomilerde borç seviyelerinin artmasının, bazı ülkeler için 2024 ve sonrasındaki yıllarda ekonomik büyüme üzerine olumsuz etki yapabileceğinin altını çizdi.
Gelişmekte olan ülkeler için ise bu durum daha da endişe verici. IMF, bu ülkelerde sıkı para politikaları ve yüksek enflasyonla mücadele etmek zorunda kalınacağını öngörüyor. Zira bu ülkelerin, dış borçlarını ödemekte zorlanabileceği ve bu durumun finansal istikrarsızlıklara neden olabileceği uyarısında da bulundu.
IMF, borç seviyelerinin yükselmesi durumunda dünya genelinde ekonomik büyümenin nasıl etkileneceğine dair tahminlerde bulundu. Küresel ekonomik büyümenin %3 civarında kalabileceği ve bu seviyenin, küresel kamu borcunun artışına paralel seyrin devam etmesi halinde 2024 yılına kadar %2,5’a gerileyebileceğini belirtti. Dolayısıyla, bu belirsizlik ortamında hükümetlerin ekonomik teşvik paketleri ve mali düzenlemeleriyle borç yüklerini yönetme çabalarını hızlandırmaları gerektiği vurgulanıyor.
Bunun yanı sıra, IMF’nin raporunda, dünya genelindeki merkez bankalarının faiz oranlarını artırma politikalarının, borç yükünü hafifletmeye yönelik adımların atılmasında etkili olabileceği de belirtiliyor. Ancak bu tür politikaların uygulanabilirliğinin, ekonomik büyüme ile enflasyon arasındaki dengeyi etkileyeceği kaydediliyor.
Sonuç olarak, IMF, kamu borcunun artışına yönelik bu tahminlerle birlikte, yatırımcıların ve politika yapıcıların dikkatini çekmeyi amaçlıyor. Ekonomik büyüme, istihdam ve sosyal refah konularında ciddi sonuçlar doğurabilecek bu tahminler, ülkelerin mali sağlıklarını nasıl yönetecekleri konusunda hayati bir öneme sahip. Hükümetlerin, bu durumu göz önünde bulundurarak daha sürdürülebilir borç yönetim stratejileri geliştirmeleri önem arz ediyor.
Özetle, IMF’nin uyarıları, dünya genelindeki kamu borcunun 2023 yılında artması beklentisi, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için önemli bir ekonomik tetikleyici olmaya devam edecek. Küresel borç seviyelerinin yönetilmesi açısından uluslararası iş birliği ve koordinasyon kritik hale geliyor.