Sırbistan, son dönemde insan hakları ihlalleri ve polis uygulamalarıyla büyük tartışmaların odağı haline geldi. Son olarak, muhalefet partilerinin sert tepkisine neden olan bir olay, uluslararası gündemde yankı uyandırdı. Ülkenin polisine ait birimlerin İstiklal yürüyüşü sırasında yasaklı sonik silah kullanması, Sırbistan'da çeşitli protestolara ve uluslararası insan hakları savunucularının dikkatini çeken bir tartışmaya sebep oldu. Bu bağlamda muhalefet partileri, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmak için hazırlık yapıyor.
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da 5 Ekim 2023 tarihinde düzenlenen büyük İstiklal yürüyüşü sırasında meydana gelen olaylar, ülkede toplumsal bir gerilimin giderek artışına neden oldu. Binlerce protestocu, hükümetin uygulamalarına ve polis şiddetine karşı seslerini yükseltmek için toplandı. Ancak yürüyüş sırasında polisin yasaklı bir sonik silah kullanarak kalabalığı dağıtmaya çalışması büyük bir tepkiyle karşılandı. Bu olay, ülkede insan hakları ihlalleri ile ilgili devam eden endişeleri yeniden alevlendirdi.
Yasaklı sonik silahlar, ses dalgalarını kullanarak kalabalıkları kontrol etmeyi hedefleyen, ancak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek silahlar arasında yer alıyor. Söz konusu silahların kullanımı, hem ulusal hem de uluslararası hukuk çerçevesinde yasaklanmıştır. Sırbistan polisi, bu silahı kullanarak protestocuların güvenliğini tehdit ettiğini savunsa da, muhalefet ve insan hakları savunucuları bu gerekçeyi kesin bir şekilde reddediyor.
Olayın ardından muhalefet partileri, Sırbistan hükümetini eleştiren sert açıklamalarda bulundu. Özellikle muhalefet liderleri, hükümetin güvenlik güçlerini bu şekilde kullanmasının, demokratik değerlerle bağdaşmadığını ve kişisel özgürlükleri tehdit ettiğini vurguladı. Hükümetin bu tür yasaklı silahları kullanarak protestocuları bastırma çabasının, aynı zamanda ülkenin uluslararası insan hakları standartlarına olan bağlılığını sorgulattığını ifade ettiler.
Bu gelişmelerin ardından muhalefet, uluslararası hukuka uygun adımlar atmak amacıyla AİHM'e başvuracaklarını açıkladı. Bu başvurunun amacı, Sırbistan hükümetinin bu eylemlerini yargı önüne taşımak ve uluslararası camiada bu konuda farkındalık yaratmak. Muhalefet liderleri, yaşanan olayların sadece Sırbistan'da değil, tüm Avrupa'da ciddi yankılar uyandırması gerektiğini ifade ediyor. AİHM'e yapılacak başvurunun, diğer ülkelerde de benzer uygulamalara karşı bir örnek teşkil edebileceği belirtiliyor.
Uzmanlar, bu tür yasaklı silahların kullanımıyla ilgili vakaların, demokratik toplumlarda asla kabul edilemeyeceğine dikkat çekiyor. Sırbistan'da yaşanan olay, sadece bir protesto hareketine karşı yapılan bir müdahale değil, aynı zamanda ülkenin demokratik yapısının da sorgulanmasına yol açabilecek ciddi bir durum. AİHM'e yapılacak başvuru, Sırbistan'daki insan hakları ihlallerinin uluslararası platformda ele alınmasına vesile olabilecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Son bir aydır Sırbistan'da gerçekleşen olaylar ve buna bağlı olarak artan siyasi gerilim, ülkenin geleceği açısından kritik bir dönem yaşattı. Muhalefet partisinin liderleri, toplumun bu tür insan hakları ihlallerine karşı daha fazla ses çıkartması gerektiğini belirtiyor. Sırbistan halkı, demokratik haklarının ve özgürlüklerinin korunması için mücadele etmeye devam edecek gibi görünüyor. Olayın gelişmelerini ve AİHM'e yapılacak başvurunun sonuçlarını dikkatle takip etmek, hem Sırbistan halkı hem de uluslararası toplum açısından büyük önem taşıyor.